Hassa Ordusu Kimlerdir?
Bazen bir şehrin, bir kasabanın ya da bir yerin adı, o yerin ruhunu yansıtan bir sembol haline gelir. Hassa da, bu anlamda, sadece bir ilçe değil; bir hikâyenin, bir geçmişin ve bir dayanışmanın adıdır. Hatay’ın bu küçük ilçesi, geçmişiyle olduğu kadar, halkıyla da tarihe damgasını vurmuştur. Bir zamanlar, Osmanlı’nın en derin askeri kökenlerinden gelen bir “ordu” vardı. Ama bu ordu sadece askerlerden oluşmazdı. Hassa ordusu, bir halkın ruhu, kadınlarının zarafeti, erkeklerinin kararlılığı ve tümünün ortak mücadelesiyle şekillendi.
Bu yazıyı yazarken aklımda bir soru var: Hassa ordusu kimlerdir? Sadece bir avuç asker mi, yoksa bu topraklarda yaşayan, her gün ekmek peşinde koşan, bir arada olabilmek için mücadele eden insanların hepsi mi?
Hadi gelin, birlikte bu orduyu daha yakından tanıyalım.
Bir Kadın, Bir Direniş
Zeynep, genç yaşta evlenmişti. Genç yaşta bir anne olmanın zorlayıcı yükleriyle birlikte, Hassa’nın köylerinden birinde yaşamaya başlamıştı. Ancak Zeynep, içindeki güçlü kadını erken keşfetmişti. Evliliği, zorlukları ve çocuklarıyla birlikte, Zeynep, köydeki diğer kadınlarla bir araya gelip, bölgedeki geleneksel el sanatlarıyla geçimlerini sağlamak için küçük bir atölye kurmuştu. Kızlarıyla, komşularıyla, her kadının emeğiyle büyüyen bu atölye, zamanla ilçedeki en önemli gelir kaynaklarından biri haline gelmişti.
Zeynep’in hikâyesi, sadece ekonomik bir zafer değil, aynı zamanda toplumsal bir direnişti. Kadınlar, her sabah erkenden uyanıp, zeytinliklerde çalışmaya giden erkeklere yol hazırlarken, kendi savaşlarını veriyorlardı. Onlar, ailelerini yaşatmak, kendi ayakları üzerinde durmak ve Hassa’yı bir arada tutmak için her gün savaşan, her gün direnç gösteren bir orduydular.
Bir Adam, Bir Strateji
Mehmet, kasabanın en bilinen iş adamlarından biriydi. Genç yaşta, köyün tek bakkalı olma yolunda ilerlerken, ticaretin inceliklerini öğrenmişti. Ancak onun ordusu, para kazanmakla sınırlı değildi. Mehmet, kasaba halkının ihtiyaçlarını her zaman ön planda tutuyor, zorluklar karşısında en pratik çözümleri üretiyordu.
Bir gün, Hassa’ya büyük bir fırtına geldi. Yollar kapandı, köyler birbirinden tamamen kopmuştu. Mehmet, hemen harekete geçti ve tüm kasabayı bir araya getirebilmek için bir strateji geliştirdi. Kendisini bekleyen işlerini bir kenara bırakıp, birkaç arkadaşını toplayarak, köylere gıda ve ilaç taşıma çalışmalarına başladı. O, sadece bir iş adamı değildi; o, bu toprakların gerçek koruyucusuydu. Onun bakış açısı netti: “Birlikte hareket edersek, her zorluğu aşarız.”
Mehmet’in liderliğindeki bu gönüllü ordu, kasaba halkını kurtardı. Kasabanın tüm erkekleri, kendi işlerini bir kenara bırakıp, Hassa için savaşıyorlardı. Zeynep’in kadınlar topluluğuna ve Mehmet’in stratejik bakış açısına, kasaba hayatta kalmıştı.
Hassa Ordusu: Birlikte Direnen İnsanlar
Hassa ordusu, sadece savaşçı erkeklerden ya da lider kadınlardan oluşmaz. Hassa, bir bütün olarak direnç göstermiş, kendi sınavını geçmiş bir toplumdur. Her bireyin katkısı vardı; kadınlar birbirlerine destek verirken, erkekler stratejik çözümler üretiyor, tüm kasaba halkı birbirini kolluyor ve güçlü bir dayanışma yaratıyordu.
Her zorluk, yeni bir güç doğurmuştu. Her acı, yeni bir dayanışmayı ortaya çıkarmıştı. Bu halk, sadece toprağı değil, birbirlerini de savunmayı, bir arada durmayı öğrenmişti. Ve her birinin içinde, “Hassa ordusu”nun bir parçası vardı. Bu ordu, yalnızca dışsal tehditlere karşı değil, aynı zamanda içsel zorluklara, yalnızlığa, kayıplara ve acılara karşı verilen bir savaştı.
Bazen kadınların sesi, bazen erkeklerin çözüm odaklı bakış açısı ön planda olur. Ama bu iki bakış açısı, Hassa ordusunun temel taşlarını oluşturur. Birbirini tamamlayan, birbirini anlayan ve her zaman bir arada duran bir toplumun gücü, bir orduya dönüşür. Hassa ordusu, işte böyle bir orduydu. Ne savaş meydanlarında ne de silahlarla savaşan bir birlik; bu, emekle, sevgiyle ve bir arada durarak güçlü olan bir topluluğun ordusuydu.
Bir Hikâye, Bir Gelecek
Bugün, Hassa’da hala bu “ordu”ya dair izler vardır. Zeynep ve Mehmet gibi insanlar, geçmişteki mücadelenin izlerini taşır. Onlar sadece kendi aileleri için değil, tüm kasaba halkı için savaşmışlardır. Bugün hala, aynı ruhla, aynı dayanışma duygusuyla Hassa halkı bir arada durmaktadır.
Hassa ordusu, geçmişten bugüne devam eden bir hikâyedir. Bu yazı, sadece bir tarih parçası değil, aynı zamanda bu kasabanın halkının gelecekteki gücünün bir simgesidir. Hassa ordusunun üyeleri, erkeklerin çözüm odaklı ve stratejik bakış açılarıyla, kadınların empatik ve ilişkisel bakış açılarını harmanlayarak bu kasabaya gücünü katmışlardır.
Peki ya siz, Hassa’nın ordusunun bir parçası olmak ister misiniz? Bu topraklarda direnişi ve dayanışmayı kutlamak, geleceği inşa etmek için ne gibi katkılarda bulunabilirsiniz? Yorumlarda bizimle paylaşın, çünkü Hassa ordusu, her birimizin katkısıyla daha da güçlenecek.